Organ Nakli caiz midir, bir insan organlarını vasiyet edebilir mi, organlar bağışlanabilir mi? Yıllardır bir tartışma konusu olmuş fakat bir türlü net bir şey söylenmemiştir.
Organ Nakli caiz midir?
Değerli Radyosen.com Ailesi; Yıllardır gerek okuyup gerek kişilerden duyduğum fakat bir türlü işin aslını öğrenemediğim organ nakli olayına nasılsa ağzı olan konuşuyor diyerek bir de ben ele almak istedim.
Organ nakli olayına girmeden önce hıyanet işleri (Pardon) diyanet işleri başkanlığı olsun, hıyanet etmeyi iman sayan ilim adamlarımız olsun organ nakli için fetva diye önümüze koyduğu Maide suresi 32. Ayete bir bakalım isterseniz.
Maide suresi 32. Ayette yüce Allah mealen “Bir insanı dirilten bütün insanlığı diriltmiş gibidir.” Buyurmaktadır. Amenna ve Saddakna. Zira biliyoruz ki Allah doğruları söyler.
Fakat Ayete bir bakalım diriltmek diyor. Peki bir insanın diriltme gücü var mıdır? Elbette ki hayır. Peki neden yaratmak ile nerdeyse eşdeğer olan diriltmek diyor?
Aslinda çok basit, basitçe bir düşünelim, Allah’tan uzak yaşayan bir ruh ne olur? Elbette sürüden ayrılan kuzu misali ya şeytan kapar ya da şeytanın uşağı olan şeytanlaşmış insan.
peki hayatı şeytanın ya da şeytanlaşmış insanin elinde olana yaşıyor diyebilir miyiz? Elbetteki hayır. Zira yönetimi kendi elinde olmayan teneke bir robottan farksızdır.
İşte burda yukarda yazdığım ayet devreye giriyor. Adeta yürüyen ruhsuz bir beden olan o insana zamanla Allah, din, iman anlatılınca, ölüden farksız olan o ruh zamanla dirilmeye, güçlenmeye ve şeytana karşı gelebilen, hakkını savunan bir duruma geliyor.
İşin gerçeği
Dolayısıyla şeytanın elinde kukladan öte gidemeyen ruh benliğini bularak adeta dünyaya yeniden gelmiş bir dirilişin başlangıcı olmuştur.
İşte Ayette bildirilen diriliş budur. Yoksa gözünü ver, kalbini ver, böbreğini, dalağını ver anlamına gelmez.
Ki bu şekil olaya zaten mantık olarak da baktığımızda buna diriltmek değil kurtarmak denir ki bizim çok bilmiş cahiller daha kurtarma ile diriltme arasındaki farkı bilmiyorlar sanırım.
Zaten bilseler manası açık bir ayetin anlamını değiştirip önümüze koymazlardı .
Gelelim diğer bir mevzuya: Yasin suresi 65.Ayette mealen: “O gün ağızlarını mühürleriz, elleri bize söyler, ayakları ise yaptıklarına şahitlik eder” buyrulmasına rağmen ona da bir bahane bulmaları.
Kime inanalım?
Şimdi basit bir örnek verelim önce, birini düşünelim bu kişi Allahın verdiği göz ile hep harama bakmış, elleri harama uzanmış, ayakları ise hep harama yürümüş. Yani Allahın sevmediği ne varsa gönül rahatlığı ile yapmış.
Sonrada eceli gelip ölmezden önce almışlar organlarını vermişler hayatı boyunca günah nedir bilmeyen bir garibana. Ahirette göz diyor ki ben harama baktım, ayak diyor ki ben harama yürüdüm, el diyor ki harama uzandım.
Bu durumda hüküm ne olacak. İşte komedi burda başlıyor. Diyorlar ki: efendim Allah herşeyi biliyor, herşeye gücü yeter. Eeee? Bu durumda Allah organların asıl sahibini bildiği için organın olduğu yeni sahibi günahlardan muaftır.
İnanın burda gizli şirkin alası çıkıyor ortaya. Resmen dedikleri şu çünkü: O organa ömrü biçen Allah yeni bir organ yaratmaya gücü olmadığı için, biz Allahın yapamadığını yapıyoruz. Bunu da organ nakli ile hal ediyoruz. Haşa sonsuz kere haşa.
Değerli Müslüman kardeşim, Dünyaya gelmeden alıp vereceğimiz nefesin sayısını belirleyen Allah verdiği organ ya da organlara da bir zaman belirtmiştir. Sen ömrü biten bir organı başkasının organı ile değiştiğinde o insana iyilik yaptığını mı sanıyorsun?
Bakın, öncelikle bir gerçek var; bir insanın kalbi dursa bile beyin 72 saat boyunca hayatta kalır. Göz açıksa görür. Duyar ve hisseder.
Dolayısıyla bir şeyi kabul edelim, beyin ölümü meydana gelen bir organ çöpten başka bir şey değildir. O yüzden de kimse kimseyi kandırmasın. İkincisi ise narkoz verilerek alınan bur organ da işlevini yapamayacağı için çöptür.
Organ nakli caiz midir?
O yüzden de organı alınacak şahsa narkoz verilmeden o organ alınır. Yanisi mi? Diri diri şahsın kalbini söküp alırsınız. Ama şahıs tıbben komada olduğu için ses çıkarmaz. Ya çektiği acıdan size ne değil mi?
Çünkü Rum suresi 7.Ayette “Onlar dünya hayatının yalnız görünen dış kısmını bilirler. Ahiretten ise habersizdirler.” mealinden haberleri olsaydı Ebu Davut’tan rivayet olunan “ölünün kemiğini kırmak, onu diri iken kırmak gibidir.” Hadisi Şerifin ne anlama geldiğini de bilirlerdi.
Bunu şöyle izah edelim isterseniz, tıbben beyin ölümü gerçekleşen birinin maneviyatta ölü olduğu söylenemez. Şöyle ki;Cemiusağir den rivayet olunan “ölülerinizi salih insanların yakınına gömün. Çünkü nasıl ki diriler kötü komşudan rahatsız oluyorsa, ölüler de kötü ölülerin karşılıklı konuşmaları ile rahatsız olur.”
Beyin ölümü gerçekleşen biri acı çeker mi?
Yine Buhari’den rivayet olunan: “Bir kul mezarına konulduğunda, cenazedekiler dönüp giderken onların ayak seslerini duyar.” gibi; haslerine baktığımızda beyin ölümünün ne kadar gerçekleştiği çok açıktır.
Yine; onların gözünden biri nasıl olur da zümer suresi 58. Ayette buyrulduğu gibi; “Keşke benim için dünyaya dönüş imkânı olsa da iyilerden olsam.” diyebilir?
ya da secde suresi 12. Ayette belirtildiği gibi; “Rabbımız ! Gördük, duyduk. Artık bizi dünyaya geri döndür de salih amel işleyelim.” diyebilir mi?
Gelelim diğer bir mevzuya; kime sorarsanız sorun Rabbim da sahibim de Allah diyecektir ki öyledir de zaten. Zira…Tin suresi 4. Ayeti celile de “Biz insanı en güzel bir biçimde yarattık.” buyrulmaktadır.
yine; Ali İmran suresi 185. “Ayet her nefis ölümü tadacaktır.” buyururken, Bakara süresi 156. Ayette de “Biz Allah’tan geldik ve yine Allah’a döneceğiz.” buyrulmaktadır. Şimdi mademki herşeyimiz ile Allah’a aitiz o zaman şu soruyu soralım kendimize.
Ruhumuz, bedenimiz ve o bedende olan herşey Allah’a ait ise kimin malını kime veriyoruz?
Ahirete gittiğimizde Ey kulum! Ben seni bir bütün olarak mükemmel bir şekilde yaratıp dünyaya Yolladım ama sen bana kalpsiz, midesiz, dalaksız, böbreksiz geldin. Nerde sana verdiğim emanetler dediğinde verecek cevabımız var mıdır acaba?
Son olarak
Hadi dedik ki Ya Rabbi bir kulun kalbime ihtiyacı vardı ona bağışladım, birine böbreğimi verdim dediğimizde, Yüce Allah be hey mel’un sen kendini benden üstün mü gördün de verdin. Ya da sen benden daha çok mu merhametlisin dediğinde ne cevap vereceğiz?
Hem mal benim malzeme benim kimin malını kime veriyorsun dediğinde verilecek cevabımız var mı? Çok meraklıydın madem evini, arabanı, paranı niye kimse ile paylaşmıyorsun da Allaha ait olanı paylaşıyorsun.
Sözün özü; her sohbetimizde gerek ayet ve gerek hadislerden örnekler veriyoruz. Fakat her hadisi yazdığımda, açık Konuşayım bize Kur’an yeter hadise ne gerek diyenler aklıma geldiği için, onlara Kur’an dan bir iki ayeti ile cevap vermeden sohbeti bitirmek istemiyorum.
Hadid suresi 28. Ayette mealen; “Ey iman edenler! Allahtan korkun ve Resulüne inanın.” buyurulurken, Ali İmran suresi 31. Ayetinde ise; ” De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana tabi olunuz, bana uyunuz ki Allah ta sizi sevsin.” buyrulmaktadır.
Sohbetimizi Tirmizi’den rivayet olunan şu hadisi serif ile bitirmek istiyorum: “Sakın sizden birinizi emrettiğim ya da yasakladığım bir konu kendisine ulaştığında, koltuğuna yaslanıp ‘Bilemiyorum biz Allah’ın kitabında ne buluyorsak ona uyarız.’ derken bulmayayım.”
Unutmadan hala o düşüncede olanlara da haşr suresi 7. Ayetindeki şu emri ilahi ithaf olunur. ” Peygamber size neyi verdiyse onu alınız. Neyi uzak tutup yasakladıysa ondan kaçınız.” Bilmem yeterli mi?
Dost Siteler Chat Odaları - Kahkaha Sohbet |
Emegine saglik abim iyiki varsin sayende cok sey ögreniyoruz böyle devam.
Sevgili Usercik kardeşim, öncelikle ilk de olsa yaptığın yorum için Allah razı olsun. Sevgili kardeşim hani bir söz vardır Allah’a ithaf edilen: Ey kul sen ne kadar haksız olursan ol, Ben Hâk’kım diyor. Seninle ilk tanıştığımız zamanı hatırlarsın sanırım. Haberim olmadan onca itiraflara maruz kalmış biri olarak Allah’ın selamı ile gelmiş ve kardeşim diye hitap etmiştim. Ve Elhamdülillah ki şu an sen de gerek Radyosen.com’un bir aile ferdi olarak öz kardeşimden farksız oldun. Kardeşim benim, Radyosen.com açıldığında bir şey söylemiştim, aslında bu Radyosen açılmadan verilen bir karardı. Diğer sitelerin ilke ve amaçları bizi ilgilendirmez bizim İlkemiz Allah, Yolumuz İslam, Rehberimiz Kur’an, önderimiz ise hazreti Muhammed Aleyhisselam olacak. Bu uğurda birşeyler verebiliyorsak ne mutlu bize, ki yaptığınız yorumlardan bu emeklerin hak sahibi olan sizlere ulaştığının bir göstergesi olduğunu görünce çabaların ve emeklerin boş olmadığını görüp mutlu oluyorum. Rabbim sizleri benden beni de sizlerden ayırmasın diyerek yaptığın yorum için yine Teşekkür ediyor, yorumlarının devamını bekliyorum. Allaha emanetsin kardeşim
Bu güzel ortam icin cok tsk ederim Nakkas abim sizleri kendi ailemden ayirt etmiyorum herzamanda yazdiklarinin takibindeyim abi emeklerin icin ALLAH senden razi olsun.
Sevgili usercik kardeşim defalarca söylememe rağmen defalarca söylemekten sıkılmayacağım şu sözü tekrarlayacağım. Radyosen.com user peşinde koşan sıradan bir sunucu değil, tam tersine kendisine fert olup aile ortamı oluşturan bir sunucudur. Hani biraz ukalaca bir söz vardır ya ben seçilmem, seçerim. Lütfen kimse ukalaca söylenmiş bir söz olarak algılamasın ama biz her gelene kapımız açık bir yer olsak da her gelenin istediği gibi at koşturmasına izin verecek kadar basit değiliz. Dolayısıyla RadyoSen.com Ailesine gelen her fert ya tavsiye üzerine gelmiştir, ya da geçerken bir uğrayıp bizleri tanıdıktan sonra kovsanız da gitmem diyerek Ailemizin pür parçası olmuşlardır. Ki sen de ilk geldiğinde eminim ki aklında onlarca soru ile gelmene rağmen Ailemizin bir parçası olduysan sanırım başka şey dememe gerek yok. Bir tek şey hariç: iyiki geldin kardeşim, iyiki bizimlesin ve iyiki RadyoSen.com’un bir ferdisin. İnan bana kardeşim RadyoSen.com Ailesi olarak seni çok seviyoruz.
Sevgili usercik.. Userciğim) Seni geç tanımış olmanın üzüntüsünü yaşasam da, şimdi bir arada olmanın mutluluğunu yaşıyorum. RadyoSeN ailemiz iyi ki var ve iyi ki bizler de bu ailenin birer ferdiyiz)
Sevgili NAKKAS.. Yine mükemmel bi konuya değinmişsin. Hadisler ve ayetlerle de konuya kesinlik kazandırmışsın. O ayetleri ve hadisleri araştırmak için ciddi bir emek sergilemişsin. Emeğine sağlık. Çok önemli bir konuyu herkesin anlayacağı kelimelerle anlatmışsım. Emeğine, yüreğine sağlık. Bu güzel yazılarının devamı gelmesi dileğiyle..
Nakkas tebrik ederim konuyu güzel seçmişsin cogularimizin bunu bilmediğinden eminim ve bukadar araştırıp bunu bizimle paylasmana çok sevindim bu yolda devam et inşallah bazı insanlar bu yazdıklarından ders çıkartır. Saygılar
Sevgili Lara aslında bilmediğimiz demeyelim de yanlış bildiğimiz diyelim. Zira.. Bu güne kadar başımızdaki alim bildiğimiz ve kurban bayramında horoz da kurban olarak kesilebilir diyebilecek kadar cehaletini ortaya koyan ve ortada alim diye geçinen cahillerin oyundan ziyade dolduruşuna öyle bir geldik ki maalesef doğru nedir yanlış nedir karıştırmaya başladık. Öncelikle şunu belirtmek isterim ben alim değilim, veli hiç değilim. Fakat okuma yazmayı bilen ve az da merak edip gerçeği araştıran her sıradan vatandaştan sadece biriyim. Dilerim yazdıklarım sen ve senin gibi bir çok insana ulaşır da onlarda siyah ile beyaz arasındaki farkı çözebilirler diyerek yaptığın yorum için şükranlarımı sunuyorum. Saygılarımla
Sevgili ELmAS geçmiş zaman bir televizyon programında soru cevap tarzında bir sohbete tanık olmuştum. Cevap veren zat öyle bir anlatıyordu ki, emin ol sanki bakkaldan ekmek alınıyor. Ya da organı sanki şahsın bedeninden değil de kasaptan alınıyor. İşin komiği kendinden öyle emin anlatıyor ki evlere şenlik. Sanirsin kur’anı kendi yazmış. Ortada ayet yok hâdis yok, hoş ona göre bunlara gerek de yok.çünkü onun için önemli olan o an onu izleyenlerin Aferin demesi ve reyting alması. Okuduğum gerek ayet ve gerekse de hadislere baktığımda emin ol bayağı bir reyting aldığı da muhtemeldir. Fakat reytingi veren cehennemdir. zira cehennem için ne kadar reyting o kadar azap demektir. Kendi şahsıma o şahıs ya da şahıslara cehennem ile mutluluklar dilerim. Fakat kimse kusura bakmasın Hud suresi 112.Ayeti celilede “sana Emr olunduğu gibi dosdoğru ol.” diyor. Zira ben reytingi cehennemden değil cennetten almak istiyorum. Diğer taraftan her zaman dediğim gibi, cennet de orda cehennem de o yüzden cennet dururken dünyayı kazanmak uğruna ebedi cehennemi satın almak isteyenlere de saygımız vardır diyerek yorumun için ayrıca teşekkür eder en içten saygılarımı sunuyorum.
Başarılarınızın devamını dilerim böyle konularda keşke herkes sizin gibi olsa emin olun bundan sonra takipcinim hayırlı cumalar olsun. Saygılar
Sevgili Hasan kardeşim; Bizim yolumuz da belli gayemiz de, o yüzden de öncelik duam Rabbim yolumuzdan şaşırtmadan hak olan gayeye ulastırsın yönündedir. Dileğim ve temennim ise yazılan bu konulara yorumlarınız ile manen destekçim olmanız ve manevi gücünüz ile yanımda olmanızdır. Çünkü sizler manen destek oldukça, sizler manen yanında oldukça Allah’ın da izniyle daha bir çok konuyu gerçek yönü ile açığa çıkaracağız diyor, yorumun için teşekkür ediyor ve saygılarımı sunuyorum
Harika bir konuyu ele almışsın NAKKAS abimmm çokkk beğenerek okudum emeğine yüreğine sağlık başarılarının devamını dilerim ALLAH razı olsun.
Sevgili NiLDa Kardeşim; öncelikle yapmış olduğun yorum için teşekkür ederim. Allah razı olsun kardeşim. Aslında ilk okuduğun konu olduğu için güzel görünmüş sana. Fakat inanıyorum ki diğer konuları da okursan beğenip bu veya bu tür yorumları yapacaksın. Öncelikle şunu belirtmek isterim ben daha önce de söylediğim gibi, konuları bir çırpıda yazmak yerine önce konuyu genel olarak bir seçip, ardından o konu hakkında kişiler ne demiş ardından da o konu hakkında gerek kur’an gerek hadisler nasıl bakmış iyice analiz edip sonuç ortaya çıktıktan sonra konuyu yazmaya başlıyorum. Yazarken de mümkün mertebe ayet ve hadis inceleyip bulabildiğim ayet ve hadislerle bakmaya çalışıyorum konuya. Ki; eklenen gerek ayet ve gerekse de hadislerin çokluğuna bakarsanız bunu görürsünüz sanırım. Sonuç itibarı ile gayemiz Allah’a yaranmak zira yaranmak isteyeceğimiz insanlar da en az bizim kadar Allah’a muhtaç. Lafı daha fazla uzatıp seni de sıkmak istemediğim için sadece şu tavsiyede bulunmak isterim: bence diğer konuları da hatta gerekirse en başından başlayarak oku derim. Çünkü emin ol her okuduğun konuda bize yalan söylenen bir çok gerçeği bulabileceğine eminim diyerek yaptığın yorum için tekrardan teşekkür ediyor en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum kardeşim
ALLAH ın selamı bereketi magfireti üzerinize olsun selamun aleykum der ve söze başlamak isterim…
Toplumumuzun en önemli ve gerçekleri bilmeyerek hareket edilen konulardan biri olan organ nakli adete kaynayan yara halinde.tek bir ayette ile yola çıkılarak yapılan nakillerle insanları yoldan çıkarıyorlar.maide süresini 32, ayetini en güzel şekilde açıklayarak dile getirdiğin için öncelikle ALLAH razı olsun abim…biz insanlar en güzel bağışı nedense organ naklinde uyguluyoruz. abiminde bahsettiği gibi mal, para, mülk canın yongası denilenlerden değil.organ yetersizliği bir şifa gerektirir. şifayı verecek olanda RABBİMİN kendisidir.buna gücü var.cünkü ” ol dedimi olur” ona aittir.bize bunu veriyorsa imtahan için istese vermeyebilir de. işin kolayına kaçarak kuran da olan ayetin gerçek açıklamasına bakmasızın peşinden gitmek çok doğru olmasa gerek:( ve bunları onlara anlatığımız da inanmakta güçlük çeken o kadar yakın insan varkı.. en acısı da bu.elimizden geldiğince bildiğimizi anlatalım ve tebliğimizi yapalım inşaALLAH.. RABBİM bizi doğru yoldan ayırmasın, bildiklerimiz ile amel etmeyi nasip etsin insaALLAH amin… emeğine yureğine saglık abim…. selam ve dua ile…
Abim emeqine saqlık süper bir yazı..yürekten tşkler
Çünkü Rum suresi 7.Ayette “Onlar dünya hayatının yalnız görünen dış kısmını bilirler. Ahiretten ise habersizdirler.” mealinden haberleri olsaydı Ebu Davut’tan rivayet olunan “ölünün kemiğini kırmak, onu diri iken kırmak gibidir.” Hadisi Şerifin ne anlama geldiğini de bilirlerdi
Abim yüreqime saqlık emeqine saqlık muhteşem bir konu…
Kuzenime kalp nakli oldu. Ve suan cocuk yaşıyor. Kaza yapan bir cocugun kalbini aldı. Ve annesine organ nakli ugun değil nasil derim inanmaz ki? Burda alan mi suclu veren mi?
Selâmun Aleykum Büşra hanım,
Defalarca yorumunuza cevap vermek istediğim halde sanırım nasip bu güneymiş.
Öncelikle yorumunuz için teşekkür ediyorum. Zira.. gerçekten de harika bir yorum olduğunu belirtmek istiyorum. Çünkü her ne kadar organ naklinin caiz olmadığını belirttiysek de organ nakli olanlara yönelik bir açıklama olmadığını da görmüş oldum. Bunu hatırlattığınız için de ayrıca şükranlarımı sunmama izin verin.
Şimdi gelelim asıl konumuza
Bu konuda bir çok kaynak incelemekle beraber bunların yetersiz demeyelim de daha açıklayıcı olması düşüncesi ile de bir çok işin ehli kişilerle de görüştüm ve emin olunuz bir kaç kelime ile ifade edilemeyeceğini gördüm.
O yüzden de gerek siz ve gerekse de sizin gibi düşünen ve olaya böylesine ehemmiyet gösteren güzel yürekli kardeşlerimin aydınlanması için bunu bir makale olarak yayınlamayı uygun gördüm.
Niyet bizden takdir Allah’tan diyerek dualarınızı bekler okumanız temennisi ile sizi güzel olanın en güzeli olan Allah’a emanet eder. Merak ettiğiniz her konuda elimden geleni esirgemeyeceğimi bilmenizi istiyorum. Selam ve dua ile saygilarimi sunuyorum.